23 Aralık 2023 Cumartesi

Liverpool Notları & Liverpool: 1 - Arsenal: 1

 

Puan durumundaki iyi pozisyon her ne kadar göz ardı edilmesine yol açsa da kadro derinliği açısından en zor senelerinden birini yaşıyor Liverpool, hatta Klopp yönetimi altında 2017'den beri bu açıdan en zor zorlandığı sene diyebiliriz 2023-2024 sezonuna. Bunun iki sebebi var, bir tanesi elbette sakatlıklar. Thiago ve Robertson gibi kritik isimlerin uzun dönemli sakatlıkları bir kenara örneğin bu maçta Jota ve McAllister'da olduğu gibi kısa vadeli sakatlıklar, Klopp'un hem ilk 11 hem de yedek rotasyonunu oturtmasını çok zor hale getiriyor. İkinci faktör de belli oyuncular özelindeki performans düşüklüğü sebebiyle yapılan değişiklikler, bunu özellikle hücum rotasyonunda hissetmek mümkün.

Arsenal maçında da yine yepyeni bir 11 vardı karşımızda, Darwin'in formsuzluğundan kaynaklı olarak ileri uçta Gakpo'yu gördük, sakatlığı bulunan McAllister yerine de Curtis Jones sol içteydi. Sahadaki 11'in birbirleriyle oynama alışkanlığının bulunmadığı maalesef çok göze çarptı, hatta henüz 4. dakikada duran toptan yenen golü de ekip içi iletişimsizliğe vurmak yanlış olmaz, o topa Gabriel kafayı uzatmasa boşta bekleyen en az 2 Arsenal oyuncusu daha bulunmaktaydı. Liverpool'un skoru eşitleyen golü de yine bir takım organizasyonu yerine tamamen Trent-Salah ikilisinin bireysel yetenekleriyle ürettikleri bir pozisyon üzerinden geldi. Kadro olarak böylesine zorlu bir süreçten geçen Liverpool için büyük şans Trent ve Salah'ın bireysel performans açısından formda bir sezon geçiriyor olmaları.

Bunun dışında ilk 11'deki düzenlilik sorunuyla açıklanamayacak başka önemli bir detay vardı sahada göze çarpan, Arsenal'in özellikle orta sahada kurduğu fiziksel dominasyon. Klopp takımlarının fiziksel olarak daima rakiplerinden üstün olmalarına alışkınızdır ama bu maçın fiziksel mücadele açısından kazananı net bir şekilde Arsenal'di, orta saha üçlüsündeki üstünlüklerini çok iyi değerlendirerek, bunu da öndeki Saka-Jesus-Martinelli üçlüsünün patlayıcılığıyla birleştirerek kaptıkları toplarda doğrudan Liverpool kalesine inmeyi hedeflediler ve ciddi tehlikeler de yarattılar. Bu tablo altında işin skor açısından Liverpool adına tatsız yerlere gitmemesinin en önemli sebebi tandem performansı idi, özellikle Konate harika bir oyun ortaya koydu, Liverpool adına maçın yıldızıydı hatta. Ocak transfer dönemi Liverpool'un sezonunun geri kalanının nasıl geçeceği noktasında belirleyici olacak, özellikle ileriye net bir hamle şart gözüküyor Darwin ve Diaz'ın mevcuttaki düşük performansları baz alındığında.

8 Aralık 2023 Cuma

Galatasaray Notları & Galatasaray: 3- Adana Demirspor: 1

 

Davinson'un sakatlığı sebebiyle mecburi olarak oynayan Nelson'u bir kenara bıraktığımızda ideal 11'den 4 isimi değiştirerek sahaya çıktı Okan Buruk. İleride Kerem'i sola atarak Ziyech-Zaha yerine Tete-Mertens, ortada Kaan yerine Demirbay ve son olarak (aralarından en radikali) sol bekte Angelino yerine Barış Alper. Birbirleriyle oynama alışkanlığı limitli sayılabilecek böyle bir oyuncu grubundan beklenmeyecek derecede akışkan bir oyun vardı ilk devrede Galatasaray adına. Özellikle set oyunu olarak ligdeki en etkili devrelerden birini izlediğimizi söyleyebiliriz, ilk yarıdaki performans Ankaragücü maçının ilk devresi ile en üst sıralara konulacak düzeyde idi şu ana kadar oynanan maçlar arasında. Tek fark, Ankaragücü maçında iyi oyun skora dönüşmemişti, bu sefer Boey ve Kerem'in golleriyle 2-0 yakalandı.

Devreye girmeden önce gelen Adana penaltısı ikinci yarının hikayesini komple değiştirdi. Nitekim ilk devrede Galatasaray'ın dominant oyununa cevap veremeyen, ileride tehlike yaratmak bir kenara dursun geriden topla çıkmayı dahi başaramayan bir görüntüsü vardı Adana'nın, skoru da ellerinden kaybettikleri noktada oyun akışı içinde bir gelişme ile maça ortak olmaları çok zor idi, tam o noktada Nelsson'un yaptırdığı penaltı imdatlarına yetişti. İkinci devrede, özellikle 65-85 arasında maçın tamamen Adana'nın kontrolüne geçmesini, Galatasaray'ın ne oyunu soğutacak ne de maçı koparacak hamleyi yapamamasını ise muhtemelen akılların Kopenhag maçında olması açıklıyor. Takım sezon içerisinde önde olduğu maçları kapatma konusunda çok hünerli gözükmedi ama bunun puan kaybına dönüşmesini de çoğunlukla engelledi. Bu maçın senaryosu da hem ikinci devrede krize giren oyun, hem de skor olarak yine bir şekilde iki farklı galibiyetle çıkılması açısından benzer oldu.

Bireysel performans açısından fazla sivrilen veya tam tersi takım ortalamasının altında gözüken bir isim yoktu. Torreira, Boey, Abdülkerim artık alışık olduğumuz standardlarını yine sahaya koydular, Boey bu performansı bir de golle süsledi. Barış Alper özellikle orta-alt kademe lig maçlarında sol bek için bir alternatif olabileceğini gösterdi. İleride ise Tete maçın yıldızı olmaya aday bir performans gösterdi ancak harcadığı pozisyonlar sebebiyle bunu asist veya gol olarak realize edemedi. Galatasaray'ın çoğu pozisyonda derin bir kadrosu var ve Okan Buruk bu kadroyu 13-14 kişilik bir rotasyona hapsetmemek için özel bir çaba gösteriyor, bu yaklaşımın getirilerini Galatasaray'ın sezon içinde uzun vadede alacağı aşikar.

28 Ekim 2023 Cumartesi

Galatasaray Notları & Rizespor: 0 - Galatasaray: 1

Avrupa maçı önü ve arkasındaki lig maçlarındaki olası kötü oyun ve/veya sonuçları Avrupa maçı sebepli yorgunluk, konsantrasyon eksikliği gibi sebeplere biraz kolaya kaçan ve ezber bir yorum. Nitekim yoluna Avrupa'da yoluna devam eden takımlar için özellikle ligin ilk devresindeki lig maçlarının yarısından fazlası bu klasmana giriyor, dolayısıyla bunu geçerli bir bahane olarak görmek yerine hayatın bir gerçeği olarak kabul edip hazırlığın/planın ona göre yapılması gerekiyor. Galatasaray'ın bu seneki Avrupa dönüşü ligi maçları bunun için güzel bir örnek oluşturuyor. Alınan puan olarak birbirinden farklı bitse de efor açısından hepsi zorlayıcı maçlardı Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi maçları ve fikstür şanssızlığı, arkalarından gelen lig maçlarının hepsi deplasman oldu, üstelik de sert deplasmanlar: sırasıyla Başakşehir, Antalya ve Rize. Oyun olarak hiçbirinde üst düzey bir performanstan bahsetmek mümkün değil ancak puan kaybına çok müsait olan bu deplasmanların hepsi kayıpsız geçilmiş oldu bu akşamki Rize galibiyetiyle birlikte. 

Oyun açısından ilk devrede rölantide gözüken bir Galatasaray vardı. Okan Buruk Bayern maçının ilk 11'inden 3 değişiklik yapmış olsa da o maçın fiziksel yükünün takım üstündeki etkisi net bir şekilde gözüktü, ikili mücadelelerde zayıf kalan, kaptığı toplarda rakip yarı sahada hızlı bir şekilde çoğalamayan ve benzer şekilde savunma tarafında rakibin topla orta sahaya geçişine çok kolay müsaade eden bir Galatasaray görüntüsü vardı. Bu durumun skora bir etkisinin olmasını yine ön liberoda Torreira + tandemde Abülkerim - Davinson'un istikrarlı performansı engelledi, oyun temposunun Galatasaray kontrolünde olmasa dahi dengede kalmasını bu üç isim sağladı diyebiliriz. Önde Kerem topa baskı yapan tek isimdi, Zaha birebirler dışında hücum aksiyonlarına dahil olmaya en azından teşebbüs eden bir görüntü gösterdi, Icardi ise topla dahi buluşamadı ilk devrede.

Bayern maçında değişikliklerin gecikmesi sebebiyle golün yenmesinden ders çıkarmış olsa gerek, Okan Buruk bu sefer devrede direk 3 değişiklik yaptı, özellikle orta sahada aksayan Demirbay'ın yerine Kaan'ın oyuna girmesi çok önemliydi. Oyuna giren diğer isimlerden Ziyech, Galatasaray'ın rakip yarı sahada topu tutup çoğalma sıklığını arttırırken, Sergio ise golü getiren isim oldu. Dolayısıyla maçın kırılma noktası kesinlikle devredeki bu değişikliklerdi. 65'te gelen Tete hamlesi de ha keza ileride topu tutma ve dinamizm açısından olumlu etki sağladı. Ekim ayı Galatasaray açısından çok zor bir takvimdi, United deplasmanıyla başlayıp bu maçla biten bu takvimi takım sadece Bayern'de takılarak -orada da ilk 65'te çok etkileyici bir performans göstererek- bitirmeyi başardı. Bayern deplasmanının hedef maç olmadığını hesaba kattığımızda Kasım fikstürü Ekim'e kıyasla daha hafif sayılabilir, içerideki United maçına dek Kasımpaşa-Hatay(D)-Alanya fikstürü var. Derbileri ve zor deplasmanları atlattıktan sonra içeride görece kolay bir rakibe karşı puan kaybı da elbette mümkün ancak kağıt üstünde Galatasaray'ın ligdeki galibiyet serisini Aralık'a taşıması gayet yüksek bir ihtimal gibi duruyor.

24 Ekim 2023 Salı

Galatasaray Notları & Galatasaray: 1 - Bayern Münih: 3

 

Rakibin net favori olduğu maçlarda iyi oyun sonucu gelen mağlubiyetler her zaman çok kalp kırıcı olur, bunun en iyi örneklerinden biri oldu bu maç Galatasaray adına. İlk 60 dakikadaki performansın Galatasaray tarihinin en iyi oyunlarından biri olduğunu söylemek abartı olmaz. Takımın son dönemdeki performansı ve Old Trafford galibiyetinin getirdiği motivasyonla akıllarda bir sürpriz ihtimali vardı ancak bunun Bayern'i sahadan silerek geleceğini kimse öngörmüyordu muhtemelen. İlk 60 dakikanın hikayesi tam olarak buydu, Galatasaray çok etkileyici bir oyunla sahanın her tarafını domine etti. Bu oyunun 1-0 geriye düştükten sonra da aynı ivmeyle devam etmesi başka bir kayda değer faktördü, ilk devrede skor rahat bir şekilde 3-1, 4-1 gibi bir skorla Galatasaray lehine olabilirdi, nitekim ilk 45 dakikadaki 2.14'lük xG de bunun bir göstergesi.

Okan Buruk'un ilk devredeki planı kusursuzdu. Bireysel performansların iyiliği ve takımın genel yüksek motivasyonunun yanında bunun altını çizmeden geçmemek gerek. Bayern geriden çıkarken Kerem'in önderliğindeki ön baskı ve kaptırılan topların ardından topu geride karşılamak yerine hemen kazanmaya yönelik anlayış meyvelerini verdi. Bu planın haliyle merkezinde olan Torreira-Kaan ikilisi muazzam bir ilk devre geçirdi, bu planın takım tarafından özümsenmesi o kadar üst seviyedeydi ki Icardi ve Zaha'nın dahi orta sahada rakibe basarak kaptığı toplar ve sonrasında ürettikleri pozisyonlar oldu. Sahadaki sağlam oyun kurgusu ve yüksek motivasyon bir noktada Beşiktaş maçının da açıklayıcısı oldu, bir takımın performansında 4 gün içinde böyle 180 derecelik bir değişiklik olmayacağına göre derbide takımın ve hocanın aklının bu maçta olduğu belli.

Maçın hikayesinin 65'ten itibaren Galatasaray aleyhine işlediğini söylemek yanlış olmaz. Yüksek eforlu geçen bir 60 dakikadan sonra takımın enerji seviyesi bir anda yere çakıldı, elbette bu noktada Okan Buruk'un geç kalmış değişikliklerinin de payı var. Bu durum Bayern'in fizik kalitesinin çok daha bariz bir şekilde ortaya çıkmasını sağladı ve oyun olarak sahadan silinmiş olsalar dahi, tamamen fizik kalite ve kondisyonla ürettikleri pozisyonlar ile önce 73'te Kane, 79'da Musiala ile birbirine benzer pozisyonlarda golü buldular. Galatasaray adına oyun açısından neredeyse tüm zamanların en iyi performanslarından birinin geldiği bir akşamda bunun 1 puana dahi dönüşmemiş olması elbette üzücü ama uzun vadede böyle bir dominasyonun hem de Bayern'e karşı kurulabileceğinin görülmüş olması hem hoca hem takım için büyük motivasyon kaynağı olsa gerek. Bireysel performanslar açısından ise ilk 11'de olumlu bir şeyler söylenemeyecek tek isim Zaha. Takıma entegre olmuş bir Zaha'nın Galatasaray'ın hücum aksiyonlarını bir üst düzeye taşıyacağını öngörmek yanlış olmasa gerek.

22 Ekim 2023 Pazar

Patriots Notları & New England Patriots: 29 - Buffalo Bills: 25

 

Sezonu daha henüz ortalamamışken kapama noktasına gelen Patriots için yeniden diriliş hikayesi yaratacak bir maç senaryosu yazılmak istense bu kadarı yazılamazdı herhalde: rakip son 3 yıldır kendilerine domine etmiş division rakibi Buffalo, saha şu ana kadarki 3 maçın da kaybedilmiş olduğu Foxborough, iyi bir oyunla çift haneli farkla ilerleyen maç bir anda Buffalo'nun üstünlüğüne geçiyor ve ardından son drive'da bitime 12 saniye gelen touchdown ile galibiyet de geliyor. Bu galibiyet üzerinden takımın tekrardan play-off yarışına girebileceği yorumunu yapmak elbette mümkün değil ama sezona dair motivasyonu ayakta tutmak için içeride Buffalo'ya karşı alınan bir galibiyetten daha iyisi olmasa gerek.

Belichick'in öndeyken oyunu iyi kontrol etme noktasında maharetli olduğunu biliyoruz, özellikle Brady sonrası dönemde düşen kadro kalitesi sebebiyle takımın bu yönü bir nevi zorunluluktan üst düzeyde kaldı. Rush odaklı ve dolayısıyla süreyi yemeyi hedefleyen, bunu yaparken da basit hataları ve top kayıplarını minimize eden bir hücum. Oyununun diğer tarafında ise oyunun tonunu belirleyen, rakibin ritim bulmasına izin vermeyen bir savunma. Son yıllardaki Patriots galibiyetlerinde görmeye alışık olduğumuz bu senaryoyu bu sezon henüz göremememizin sebebi basit idi: ilk 6 maçta -Jets maçı hariç- galibiyet bir kenara dursun maç içinde önde oldukları süre dilimi bile limitliydi. İlk çeyerekte gelen interception'un da katkısıyla 10-0'un bulunması Belichick'e bu sezon ilk defa farkı koruma oyunu oynama fırsatı verdi, o da bunu iyi değerlendirdi. Bitime 6 dakika kala skor 22-10 olana dek maçın gidişatı istediği gibiydi. Ancak karşı tarafta hücum potansiyeli çok yüksek bir takım olunca 2 touchdown'luk mesafe çok büyük bir iş değil, nitekim Buffalo önce Allen-Diggs ikilisinin yoktan var ettiği bir pozisyon ile sonrasında da interception üzeri gelen bir sayı ile farkı hızlı bir şekilde kapatıp öne geçmeyi başardı.

Skor 25-22 Buffalo lehine iken son drive'da beklenti birkaç iyi checkdown hücumu ile field goal range'e yaklaşmak idi ancak Mac Jones kendinden beklenmeyen bir şey yaptı ve Tom Brady vari bir game-winning drive oynadı. Bu drive muhtemelen kendi sezonunun da kurtarıcısı oldu, nitekim benche alınmanın ucunda geziyordu son haftalardaki performansının ışığında. Ligin en sınırlı hücumlarından birine sahip olup ligin en iyi takımlarından birini yenmek için ekstra birkaç faktörün aynı anda bir araya gelmesi gerek, bu maçta da Patriots adına bu oldu. Offensive line çok iyi bir performans göstererek (ilk devrede 15 drawback'te sadece 1 pressure) Mac'in completion rate'ini arttırmasına yardımcı oldu, WR'da Douglas, TE'de ise Brown hücum ekibindeki ekstra performans ortaya koyan isimlerdi. Zeke ve Bourne sezonun en iyi maçlarını oynadu, TE'deki ana ikili Gesicki-Henry ise son drive'da belirleyici isimlerdi, nitekim son touchdown'u da Gesicki yaptı.

Savunma tarafında ise Judon başta olmak üzere eksikler çok fazla idi ancak buna rağmen Josh Allen'e baskı açısından çok iyi bir iş çıkarıldı. Blitz odaklı savunma anlayışı uygulamada da iyi sonuçlar verince Allen'ın maça girmesi zorlaştı ve bu haliyle Patriots'ın işine çok yaradı. Buffalo'yu ilk 3 çeyrek boyunca oyunda tutan etken Cook'un ekstra performansıydı, o olmasa maçın daha erken kopması dahi mümkündü. Patriots sezon içerisinde kendine rekabetçi bir takım karakteri oturtmak istiyorsa bunu savunma üzerinden kurmalı ve bu maç da bunun en iyi kanıtlarından biri oldu. İlk çeyrek sonuçları her bir takım için kritik ancak Patriots için iki kat daha kritik, bu maçta olduğu gibi olumlu bir başlangıç sürenin geri kalanında skor üstünlüğüne istinaden bir kurgu oturtmaya olanak sağlarken, Cowboys ve Saints maçlarında olduğu gibi kötü başlangıçlar ise kadro kalitesi düşük olan bir ekip için maçı çevirmeyi imkansız hale getiriyor. Patriots adına sezonun geri kalanında da sonuç açısından belirleyici unsur ilk çeyrekler olacak gibi duruyor.

21 Ekim 2023 Cumartesi

Galatasaray Notları & Galatasaray: 2- Beşiktaş: 1

 

Maç önü beklentiler açısından son yılların favorisi en net derbilerinden biriydi muhtemelen Galatasaray - Beşiktaş. Ligde son 7 maçının hepsini kazanmış, Şampiyonlar Ligi'nde de yoluna namağlup yoluna devam eden Galatasaray ve karşısında hocasıyla yollarını yeni ayırmış, yaralarını sarmaya çalışan kongre arifesindeki Beşiktaş. Nitekim derbilerin bu tarz faktörleri sıfırlama gibi bir etkisi oluyor ve bu maç da bunun en iyi örneklerinden biri oldu. Galatasaray, maçın 60 dakikasını 10 kişi Beşiktaş'a karşı çok zorlandı, 70'de yediği golden sonra puan kaybıyla da yüz yüze geldi ve 3 puanı çok zor kurtarabildi. 

Galatasaray'ın skorları bir kenara bıraktığımızda oyun kalitesi olarak ŞL dahil olmak üzere son 6 maçında çok parlak bir görüntüsünün olmadığı aşikar. İçerdeki Ankaragücü maçının ilk yarısı buna istisna olsa gerek, ironik bir şekilde o devrede de gol çıkmamıştı. 9 maçta 8 galibiyet 1 beraberlik, en son buna benzer bir başlangıç 2017'de Tudor'un yönetiminde gelmişti. Ancak o takımda özellikle içerideki maçlarda rakibine net bir dominasyon sağlayabilen bir oyun vardı, bu takımda ise skorlar aksini söylese de buna benzer bir durumdan bahsetmek zor. Karşısında nispeten güçsüz ve yalpalayan bir Beşiktaş bulmuşken oyun açısından belli alışkanlıkları oturtma açısından önemli bir fırsattı bu derbi ancak yine son anda, bir miktar da şans eseri gelen bir penaltı üzerinden alınan 3 puanla yetinildi. 1-0 üzeri hemen gelen kırmızı kartın fişi çekmek için yeterli bir fişekleyici olması lazımdı ancak takım -belki kafalarda Bayern'in olmasının da etkisiyle- oyunu rölantiye almayı tercih etti ve bunun cezasını çekmekten son anda kurtuldu. Beşiktaş'ın hem 0-0'daki oyunu hem de 1-0 üzeri 10 kişi kalmışken verdiği reaksiyonu çok iyiydi, mevcut kadro ile yapabileceklerinin en iyisini yaptılar, bu noktada Burak Yılmaz'a da ayrı bir parantez açmakta fayda var, kendisinin hocalık kariyerinde ilerisi için referans verebileceği bir maç oldu kesinlikle.

Bireysel performanslar açısından bakıldığında ise elbette yine ilk bahsedilmesi gereken isim Icardi. Biri penaltıdan olmak üzere iki golle yine krizi çözen isim oldu, onun dışında Beşiktaş savunmasının geride çıkışlarında akıllı baskılar yaparak tehlikeler yarattı, ki Mert'in atıldığı kırmızı da buna benzer bir pozisyonda geldi. Abdülkerim-Davinson ikilisinin, yanlarında Boey ve önlerinde Torreira'nın istikrarlı performansı Galatasaray'ın bu tarz maçlarda daha büyük krizlere girmemesinin en önemli sebebi olsa gerek, oyun olarak sahada kötü bir Galatasaray olsa dahi bu dört ismin standardlarını bozmaması kurtarıcı oldu. Olumsuz tarafta ise öncelikli bahsedilmesi gereken isimler Zaha ve Angelino olsa gerek, Angelino'nun savunma zaafları alarm verici noktada, önümüzdeki Bayern maçında Kazımcan'ın sağ bek çıkmaması büyük sürpriz olur. Zaha ise topla buluşup teke tek kaldığı pozisyonlarda fizik gücü ve ayak kalitesi ile tehlikeler yaratabiliyor ama halen takımın hücum aksiyonlarına eklemlenebilmiş gözükmüyor, örneğin Kerem veya Icardi ile birlikte yarattıkları bir pozisyonla karşılaşmadık şu ana dek. 

7 Ekim 2023 Cumartesi

Galatasaray Notları & Antalyaspor: 0 - Galatasaray: 2

Galatasaray haliyle istim üstünde ve Antalya ligin en zor deplasmanlarından biri olsa dahi bu momentumun da etkisiyle beklenti -bunun skora dönüşümünden bağımsız olarak- Galatasaray'ın maçın ilk anlarından itibaren baskın bir oyun ortaya koyması yönünde idi. Nitekim Okan Buruk'un ilk 11 tercihleri ve Nuri Şahin'in doğrudan kapanma üzeri kontratak kovalama yerine gerçekten dersine çalışarak Galatasaray'ı bozacak noktaları bulup bunu uygulamaya da dökme yönünde hüneri ilk 45 dakikayı Galatasaray adına çok sıkıntılı kıldı. Okan Buruk United maçının ilk 11'inden 3 oyuncuyu değiştirmeyi tercih etti, Kaan-Tete-Angelino yerine Ndombele-Barış-Kazımcan sahada idi. Kaan'ın United maçına özel bir hamle olması sebebiyle Ndombele'nin ilk 11 çıkması anlaşılabilir ancak Tete ve Angelino'yu aynı anda kenara çekmek tartışılır bir karardı ve Galatasaray hücum üretkenliği açısından doğrudan bir personel eksikliği hissetti bu tercih yüzünden. Barış'ın ilk devredeki performansı, kendisinin çok ekstra bir durum olmadığı sürece ilk 11 opsiyonu yerine hamle oyuncusu rolünde konumlanmasının en doğru tercih olduğunu gösterdi. Kazımcan ise muhtemelen hem rutin bir rotasyon olarak hem de Antalya'nın ilerideki en etkili isimlerinden Jehezkel'in karşısında kalması için tercih edildi.

İkinci devre Tete-Barış değişikliği ile başladı ve bunun üretkenliğe etkileri anında hissedildi. Tete, ikinci devrenin ilk dakikalarında Icardi'ye çok uygun bir pozisyon hazırlayarak maçın o ana dek Galatasaray adına en ciddi pozisyonunu üretti, ardından da kendisinin aldırdığı bir kornerin üzerinden Sanchez'in golü geldi. 1-0'ın ardından oyunu tutma konusunda 75'e kadar başarılı bir görüntü vardı ancak 75-85 arası Antalya çok ciddi tehditler yarattı, bunlardan bir tanesi de Assombalonga'nın kaçırdığı 100%'lük gol pozisyonuydu. Fişi çeken gol ise 86'da Mertens'in servisi üzerinden yine Icardi'den geldi.

Galatasaray adına sezonun en iyi performanslarından biri değildi ancak Şampiyonlar Ligi deplasmanı dönüşünde Antalya deplasmanında net bir skorla galip gelindiğinde oyunu sorgulamak da pek doğru olmasa gerek. Normalde ŞL dönüşü ligde bir deplasman maçına denk gelirse bu maçlarda puan kaybı anlaşılabilir olarak kabul edilebilir ancak Fenerbahçe'nin mevcut ritmini de göz önünde bulundurduğumuzda bu sene şampiyonluk puanı çok yukarılara çıkacak gibi duruyor, dolayısıyla bu maçların kayıpsız geçilmesi çok değerli oyundan bağımsız olarak. Bireysel performanslar açısından da altı çizilmesi gereken isim Ndombele olsa gerek, Galatasaray formasıyla ilk defa ilk 11'de çıktığı maçta gayet başarılı bir performansı vardı. Kondisyon durumundan dolayı 63'te mecburi olarak kenara geldi ancak ilerisi için oldukça iyi sinyaller verdi, orta sahada Torreira-Ndombele ikilisinin oturması Galatasaray'ın hem lig hem Avrupa hedefleri açısından oldukça kritik olacak.

24 Eylül 2023 Pazar

Patriots Notları & New York Jets: 10 - New England Patriots: 15

 

Patriots'un Jets'e karşı dominasyonu artık basit bir şekilde bir tarafın diğerinden çok daha güçlü olmasından çıkmış durumda. Nitekim geçen seneden itibaren Patriots'un Jets'e kıyasla daha iyi bir takım olduğunu söylemek güç, hatta bu senenin başında Rodgers'lı Jets'in Patriots'ın rahatlıkla birkaç adım ilerisinde olduğunu söylemek mümkündü. Rodgers sakatlandı ve sezonu kapattı ancak kadro kalitesi olarak Jets halen Patriots'un önünde. Nitekim, dominasyonun güç üstünlüğü yerine psikolojik üstünlüğü fazına geçtiğini geçen seneki Marcus Jones punt return TD'li maçtan itibaren gözlemlemeye başlamıştık, bugün de bunun devamı oldu: 14-0 olan seri 15-0 olarak güncellendi. 

Jets'ten bağımsız olarak Brady sonrası dönemde çok sık izlediğimiz Patriots maçlarından bir diğeri oldu aslında. Kısıtlı ve özellikle atletizmden yoksun bir hücum ekibine sahip olmak Patriots'un maçları koparmasının önünde bir engel teşkil ediyor. Maç içerisinde her şey istedikleri şekilde gitse ve şans da yanlarında olsa dahi bu kısıt, Belichick'i zorunlu olarak skor avantajının üstüne yatarak maçı bitirmeye itiyor. Bu maçta, özellikle Jets'in ilk iki buçuk çeyrekteki darmadağın görüntüsünü karşısında bulan herhangi bir kalburüstü takım muhtemelen fişi erkenden çeker ve son çeyreği formalite haline getirirdi. Ancak Patriots adına işler bu şekilde ilerlemedi. Bütün maç skor üretimi bir kenara, first down dahi almaktan aciz gözüken Jets son çeyrek içindeki tek bir touchdown ile maçın içine dahil olabildi ve bu kadar kötü bir oyunla dahi maçı son bir topa ve hail mary denemesine taşıyabildi. 

Patriots adına bu durumu alarm veren bir unsur olarak görmeye gerek yok elbette, bu kadro ile eğer lig içerisinde kendilerine bir karakter edinmek istiyorlarsa yolu sadece maçlarının tonunu defans ağırlıklı ve düşük tempolu hale getirmekten geçiriyor ve başlarında da bu işin üstadı olan bir hoca var. Dolayısıyla bu maçtaki tabloyla ilk iki maçta Eagles ve Dolphins gibi iki sağlam takıma karşı sadece 1 TD'lik mesafede yenildikleri gerçeğini birleştirdiğimizde Patriots için işler kendi doğal sınırları içerisinde olması gerektiği gibi gidiyor. Savunma ekibi, takımın play-off yapamadığı senelerde dahi elitti, bu sene de takımı sırtında taşıyacağı açık. Bu maçta da ön alan baskısına ek olarak arka alan coverage'ı da üst düzey idi, ki bunun başını da Garrett Wilson'u adeta sahadan silen rookie Gonzalez çekti. Gonzalez, Patriots savunmasında Judon'un arkasından ikinci en önemli isim olmaya doğru adım adım ilerliyor.

Hücum tarafında ise TE ağırlıklı plan çok verimli bir akış getirmese de meyvelerini verdi, maça TE'yi Gesicki-Hunter ile ikileyerek başlayan Belichick, tek TD'sini de bir başka TE Brown'un >40 yard catch and run'ı ile aldı. Patriots hücumunun seviye atlaması için Zeke-Juju ikilisinden birinin devreye girmesi şart, bu maçta Zeke bu kişi için aday olabileceğini gösterdi, yine oyuna ağırlıklı koyamasa da ufaktan ısınıyor gibi gözüktü.

13 Ağustos 2023 Pazar

Liverpool Notları & Chelsea: 1- Liverpool: 1

 

Liverpool'u 1 puanı kurtardığı için şanslı sayabileceğimiz bir maç oldu, özellikle ikinci yarıdaki görüntüden sonra. Liverpool'un artık Premier Lig'in tier-1 takımlarından biri olmadığı yönünde -tartışmalı da olsa- bir argüman var, bu maç bu argümanın büyük bir destekleyicisi oldu. İlk yarının ikinci bölümünde başlayıp maçın geri kalanında devam eden Chelsea'ye karşı teslim bayrağı çeken oyun ve daha da kötüsü, artık sahada 'büyük takım' ağırlığını kaybetmeye yüz tutmuş bir Liverpool vardı. Artık takımın DNA'sına işlenmiş ve oyun her ne kadar kötü olsa dahi saf kas hafızasıyla dahi kendini gösteren gegenpress, maçın genelinde takımın maça denge getirme notkasında yegane silahı oldu. Karşılarında Chelsea yerine daha oturmuş bir takım olsaydı o bile yeterli olmayacaktı muhtemelen.

Klopp'un önünde çok bariz bir ikilem var, ya klasik 4-3-3 kurgusunda ısrarcı olup yeni parçalarla bu kurgudaki rolleri eşleştirmeye çalışacak, ya da kadro kalitesinin artık eskisi seviyede olmadığı gerçeğiyle yüzleşip elindeki yeni oyuncu topluluğuna uygun yeni bir oyun bulacak. Bu maçın başındaki diziliş bize Klopp'un bu opsiyonlardan -en azından şimdilik- ilkini seçtiğini gösteriyor. Gakpo'yu sol içte kullanarak, McAllister'ı da Fabinho'nun yerine koyup klasik 4-3-3'ünü devam ettirmek istedi. Bu planın iki dezavantajı oldu; ilki Gakpo'nun sol içte kaybolması orta sahanın hücumu besleyicliğini limitledi, ikinci ise net bir defansa dönük orta sahanın bulunmaması Chelsea'nin özellikle kaptıkları toplarda ortayı hızlı geçip çabuk bir şekilde Liverpool kalesine inmesini sağladı ki bu durum dolaylı olarak Robertson ve Trent'in hücum etkinliğini de limitledi. Sağ içteki Szoboszlai bu açığı kapatmak için çaba gösterse de onun da görev tanımındaki belirsizlik çok göze çarptı.

Orta sahanın tek bir parçasının dahi aksaması bir takımın bütün kurgusunu aksatma potansiyeline sahipken Livepool şu anda orta sahasının tamamını yeniden yapılandırmaya çalışıyor, bunun sancılı ve zaman alıcı bir süreç olacağı aşikar. Thiago'nun dönüşü bir başlangıç noktası olacaktır, McAllister'ın da geriden oyun kurma konusunda sırıtmayan görüntüsü olumlu notlardan. An itibariyle orta saha için 0 noktasında olduğumuz için kombinasyonlar oldukça çeşitli ama Klopp'un büyük maç orta üçlüsü ilk etapta Thiago-McAllister-Jones olacak gibi duruyor. Gakpo'yu ise forvet rotasyonunu oluşturan Jota ve Nunez'in kötü görüntüsünü de düşünersek ilerleyen maçlarda en Salah ve Diaz ile en uçta görme ihtimalimiz hiç de az değil.

12 Ağustos 2023 Cumartesi

Galatasaray Notları & Kayserispor: 0 - Galatasaray: 0

 


Maçın ilk 10 dakikasının oluşturduğu beklenti ile geri kalanında gerçekleşenler büyük bir uçurum vardı. Kayseri'nin ligin en zor Anadolu deplasmanlarından biri olduğu açık, buna Çağdaş Atan'ın takıma kattığı geçtiğimiz seneden gelen belli bir oyun düzeni de eklendiğinde Kayserispor'la deplasmanda oynamak ideal bir sezon açılışı senaryosu olmasa gerek. Buna rağmen ilk 10 dakika Galatasaray, topa önde yoğun bir baskı uygulayarak 3 pozisyon buldu, bir miktar Tudor'un 17-18 sezon açılışını andırdı bu sekans. Su molasına dek de topla fazla oynamadan oyuna istediği gibi hükmedebilen bir görüntüsü Galatasaray'ın, her ne kadar geriden çıkışlarda çok fazla miktarda basit hata yaparak Kayseri'ye ciddi fırsatlar verilse de ilk 25 dakikanın fena bir açılış olmadığını söyleyebiliriz.

Ne var ki, bu performansın kalıcılığı olmadı maçın geri kalanında. Önde basılarak kapılan toplar üzerinden pozisyonları bir kenara bıraktığımızda set oyununda Galatasaray'ın bir planı yok gibiydi. Zaman zaman gördüğümüz Barış Alper'i arkaya kaçırma teşebbüslerdi dışında Galatasaray şunu oynamaya çalışıyor ama uygulamada sorun yaşıyor dahi diyebileceğimiz bir şey göremedik. Sorunun personelden kaynaklı olmadığı da ikinci yarı anlaşıldı, nitekim oyuncu değişikliklerinden sonra oyunun kendisinde değişen hiçbir şey olmadı, hatta Zaha ve Icardi'nin yetenekleriyle ürettikleri birkaç aksiyon dışında kolektif olarak oyun geriye gitti. Özellikle ikinci devrede görüntüden sonra yapılabilecek bir olası yorum elbette iştah eksikliği, nitekim bu değerlendirmeyi yapmak için çok erken. Ama Galatasaray gaza basacaksa bunun biraz zaman alacağı aşikar.

Bireysel performans olarak değerlendirme yapmanın kolay olmadığı bir maç oldu. Kerem'in alışık olduğumuz yoktan yarattığı pozisyonlar ve bir nebze de Boey'nin hücuma canlılık getirme çabaları dışında kayda değer pek bir şey yoktu. Savunma tarafında ise çıkışta yapılan hatalar sebebiyle belli miktarda pozisyon verildi ama genel hatlarıyla Muslera-Nelson-Abdülkerim üçlüsünün standart bir maç geçirdiğini söylemek mümkün.

23 Nisan 2023 Pazar

Seçim Analizleri 19: Edirne - Giresun

Edirne:

Diğer Trakya illerinde de olduğu gibi Cumhur İttifakı'nın 2017-2019 arası oyunu arttırdığı yerlerden biri Edirne. 2017'de 29.5% olan Evet oyu, 2019'da 40%'ı geçen bir AKP+MHP oyuna dönüşmüş durumda. Ha keza 2019 belediye seçimlerinde de CHP merkez belediyeyi sadece 4% farkla 20 senenin en düşük yerel seçim farkı ile kazanmıştı. Trakya gibi bir bölgede makasın neden iktidar bloku lehine kapandığı ayrı bir tartışmanın konusu ancak ortada böyle bir durumun olduğu da yadsınamaz gerçek. Demografik yapı sebebiyle CHP'nin ve muhalefet blokunun bu makası tekrar açması, İç Anadolu ve Karadeniz'de oy oranını arttırmalarından daha kolay olsa gerek, dolayısıyla KK hedef olarak 70% seviyelerini belirleyebilir pekala. MV seçimlerinde ise 2018'deki 2 CHP-1 AKP-1 İYİP dengesinin bozulması, AKP'nin ciddi oy kaybettiği senaryoda dahi imkansıza yakın duruyor.

Giresun:

Karadeniz ortalamasını iyi yansıtan illerden biri Giresun. Erdoğan'ın ve Cumhur blokunun 63-65% seviyesindeki oyunu rahatlıkla koruduğu, geçişkenlik miktarının düşük olduğu bir il. Şehirde 2002'den beri AKP rahatlıkla birinci parti oluyor, aynı zamanda CHP de 20% seviyelerindeki oyu ile 1 vekil çıkarmayı başarıyor. CB seçimlerinde İmamoğlu faktörü ile KK 2017'deki 38.3%'lük Hayır blokunun üzerine 5% daha koyup 43% seviyelerini hedefleyebilir ancak yarışı Erdoğan'ın önünde bitirmesi her koşulda imkansıza yakın. MV seçimlerinde ise AKP 2018'deki 53.6%'luk oyundan sadece 3-4 puan kaybetse dahi 1 vekil kaybedecek gibi duruyor. Bu vekilin kime gideceği ise İYİP-MHP arasındaki yarışın kazanına bağlı olacak gibi duruyor, bu iki parti arasından hangisi diğerinden daha yüksek oy alırsa şehirdeki son vekilliği alacak. MHP 2018'deki 11%'lik oy oranını 2019 il genel mecliste 19.2%'ye çıkarmıştı, bu trendi korumaları halinde İYİP karşısında yarışa bir adım önde başlayacaklarını söyleyebiliriz.


Seçim Analizleri 18: Çanakkale - Çorum

Çanakkale:

2017-2019 arasında Cumhur İttifakı Trakya illerinde toplam oyunu kademeli bir şekilde arttırmayı başarmıştı, bu durumun sıçradığı illerden biri de Çanakkale. 2017'deki 39.5% Evet oyu önce 2018'de 44.3%'e, ardından da 2019'da 46%'ya çıktı. Bu durumla bir bağlantısı var mı bilinmez ancak KK-İmamoğlu-Yavaş üçlüsünün ilk ortak mitingini yaptıkları il de Çanakkale oldu propaganda sürecinde, hatta İmamoğlu 27 Nisan'daki Balıkesir mitingi öncesi Biga'ya tekrardan uğrayacak. Muhalefetin Türkiye genelinde istediği sonucu yakalaması için İç Anadolu ve Karadeniz'deki oyunu arttırmasının yanında Çanakkale gibi güçlü olduğu yerlerde de oy kaybetmemesi, aksine aradaki farkı olabildiğince genişletmesi gerekiyor. Çanakkale, 2018'de İnce'nin kazandığı 7 ilden biri olmuştu, dolayısıyla KK'nin burayı kazanmak açısından bir sorun yaşamayacağı aşikar, 400 binden fazla seçmeni bulunan şehirde 60% seviyelerini hedefleyip TR genelinde ilk turda 50%+1 hedefine değerli bir katkıda bulunmayı isteyecektir. MV seçimleri tarafında ise AKP'nin birinci olamadığı tek seçim 2015 Haziran (CHP) ancak ilden 4 vekil çıktığı ve AKP-CHP arası fark hep çok yakın seviyelerde olduğu için 2002'den beri 2 AKP-2 CHP dengesi devam ediyor. Bu seçimlerde CHP'nin 2018'deki 3.5%'lik farkı kapatıp birinci parti olması çok yüksek olasılık ancak bunun +1 vekile dönüşmesi bir o kadar zor. Burada muhalefet cephesine artı vekil yazacak parti ise İYİP olacak gibi duruyor. 2018'deki 16.8%'lik oylarını korudukları senaryoda dahi AKP'den 1 vekil çalıyorlar ve dağılım 2 CHP-1 AKP-1 İYİP şeklinde gerçekleşiyor. Muhalif seçmenin bu dengeyi gözeterek İYİP'e yönelme ihtimalini de düşündüğümüzde Millet İttifakı'nın Çanakkale'de toplam vekil sayısını arttıracağı kesin gibi.

Çorum:

Karadeniz ortalamasına paralel olarak 2017-2019 arası oy geçişkenliği çok az olan illerden biri de Çorum. Evet oyu, Erdoğan'ın oyu ve AKP+MHP oyu 65% seviyelerinde sabit seyretmiş bu 3 senelik süreçte. KK adına tabanın 35%'den başlaması, 40% ve üstünün ise çok ciddi bir başarı olarak değerlendirilmesi lazım. MV seçimlerinde ise Millet İttifakı'nın ortak liste ile vekil kazanma ihtimalini arttırdığı illerden biri Çorum. 2002'den beri CHP 20% seviyelerinden pek ileri gidemese de şehirdeki son vekilliği almayı başarıyordu daima. Bu seçimde ortak liste ile 35% seviyelerini almaları durumunda vekillik dağılımını 2 AKP-2 CHP olarak değiştirmeleri mümkün. Bu senaryonun ihtimalinin çok güçlü olmamasını sağlayan faktör ise MHP. CHP'nin aldığı oyun MHP'nin 2 katından fazla olması gerekiyor, 2018-2019 arası MHP'nin AKP'den oy çaldığını da düşünürsek AKP'nin kaybedeceği vekilin CHP yerine MHP'ye giderek Cumhur İttifakı içinde kalması en gerçekçi beklenti olur.

Seçim Analizleri 17: Düzce - Ağrı

Düzce:

AKP'nin 2002'den beri MV seçimlerinde tulum çıkardığı illerden biri olan Düzce'de 2018 seçimlerinde MHP son vekilliği kıl payı alabilmişti. 2017-2019 arası Cumhur bloku totalinin artması ve 2018-2019 arası AKP'den MHP'ye oy geçişi açısından Karabük'e çok benzer bir tabloya sahip Düzce, 2018'deki 19%'luk MHP oyu 2019'da 28%'e çıkmıştı. 2018 CB seçimlerinde Erdoğan'ın en çokg oy aldığı iller sıralamasında kendine 9. sırada yer alan Düzce, muhtemelen 2023'te de aynı liste yapıldığında ilk 10'da kalmaya devam edecektir, MHP seçmeninden ciddi bir kopuş olmadığı sürece Erdoğan'ın 70% altına düşmesi zor gözüküyor. MV seçimlerinde ise Millet İttifakı ortak liste yaparak büyük bir avantaj eline geçirdi, 2018'deki 22.8%'lik oylarını korusalar dahi CHP üzerinden 1 vekil çıkarmaya çok yakınlar, bu oranın 25 ve üstünü bulması halinde ise vekillik garanti diyebiliriz.

Ağrı:

HDP adına 2015 Haziran oyları ne kadar büyük bir başarı olsa da önümüzdeki seçimler için gerçekçi bir referans noktası veya hedef olmayacağı da aşikar, özellikle Doğu-Güneydoğu illerinde. Bu illerden biri de Ağrı. HDP, 2015 Haziran'da 77% gibi tarihi bir oy aldıktan sonra 2014 il genel meclis sonuçlarında oy oranı 45%'e kadar geriledi, merkezde de Savcı Sayan'dan 18 puan fark yiyerek belediye seçimlerinde de mağlup oldular. Bu seçimdeki projeksiyon açısından diğer bölge illerindeki argümanlar Ağrı için de geçerli, bu illerde HDP ya toplu bir başarı elde edecek veya 2017-2019'da olduğu gibi toplu bir mağlubiyet alacak, iller arası ciddi farkların görülmesi pek olası değil. MV seçimlerinde 2018'de 3 HDP-1 AKP dengesi bulunuyordu, bu dengenin HDP lehine bozulması imkansıza yakın, AKP lehine bozulması için de AKP'nin 2018'deki 28.8%'i 36-37% seviyelerine çıkarması gerekiyor. Sonuçların 2019'a yakın gerçekleşmesi durumunda olası bir ihtimal ama en gerçekçi beklenti 3 HDP-1 AKP dengesinin devam edeceği yönünde olsa gerek.

Seçim Analizleri 16: Yalova - Karabük

Yalova:

Oy dağılımlarına parti bazında değil de iktidar-muhalefet blokları açısından baktığımızda 2014 CB seçimlerinden beri 50-50 dengesinin bozulmadığı bir il Yalova. Erdoğan 2014'te 50.2%'lik oyu 2018'de korumayı başardı, 2017'de Evet oranı 49.7% idi, 2019'da ise il genel mecliste AKP+MHP oyu 52% olarak gerçekleşti. Bu açıdan bakıldığında komşu illeri olan Bursa ve Kocaeli'ye kıyasla 2017-2019 arası iktidar oylarındaki erimenin daha az gerçekleştiği bir il Yalova. Bu seçimlerde İnce'nin kendi memleketinde belirleyici bir faktör olabileceğini tahmin etmek mümkün, her ne kadar 2018'de Yalova'da iyi bir performans sergileyememiş olsa da. Alacağı oy oranını kestirmek elbette mümkün değil ancak ülke genelinde alacağı oy ortalamasının üstünde bir oy alacağını bekleyebiliriz İnce'nin Yalova'dan. KK'nin ise İnce faktörü sebebiyle 50%'yi aşamasa da yarışı Erdoğan'ın önünde bitirmesi kuvvetle muhtemel. MV seçimlerinde 2 AKP-1 CHP dengesi 2015 Haziran'dan beri bozulmuyor, bu seçimde de bozulması düşük ihtimal. Dengenin muhalefet lehine bozulması için ya CHP'nin 2018'deki 16 puanlık farkı kapatıp şehirde 1. parti olması veya İYİP'in oyunu 10%'dan 20% seviyelerine çıkarması gerekiyor. Memleket Partisi'nin de muhalefet oylarını böleceğini varsayarsak bu iki opsiyonun da olasılığı oldukça düşük.

Karabük:

2017-2019 arası Cumhur İttifakı'nın düzenli olarak oylarını arttırdığı illerden biri Karabük. 2017'de 60%'lık Evet oyu önce 2018 genel seçimlerinde 67%'ye, ardından 2019 il genel meclisi seçimlerinde 71% seviyelerine ulaştı. Haliyle iktidar bloku açısından hem toplam oy havuzu hem de trend açısından elinin güçlü olduğu illerden biri Karabük. CB seçimlerinde Erdoğan 65% seviyelerindeki oyunu korumayı, hatta belki de yukarı taşımayı amaçlayacaktır. MV seçimlerinde ise CHP 2018'de İYİP'in artık oyları sayesinde şehirde yıllar sonra bir vekil çıkartmayı başarmıştı ancak değişen sistem sonrası bu vekili korumak için ya şehirdeki ikinci sırasını kaybetmemesi veya oyunu 17%'den 23-24% seviyelerine çıkartması gerekiyor. 2018-2019 arası Cumhur bloku toplam oy açısından 4% artsa da AKP'nin oyu 53%'ten 43%'e inmiş, bu oyların da büyük çoğunluğu MHP'ye gitmişti. 2019'daki bu trendin devam etmesi halinde MHP'nin ikinci sırayı CHP'den geri alması ve dolayısıyla şehirdeki tüm vekillerin Cumhur İttifakı'na gitmesi en güçlü ihtimal olarak duruyor.

16 Nisan 2023 Pazar

Seçim Analizleri 15: Karaman - Kırıkkale


Karaman:

Karaman gibi illerdeki denklemler MHP'nin ayrı listeyle girmesinin bir ayrılık değil, aksine Cumhur İttifakı içerisinde planlı bir hamle mi olduğu gibi bir komplo teorisini gündeme getiriyor. 2019'da AKP'den MHP'ye özellikli belli illerde ciddi bir oy akışı olmuş, bunun sonucu da 2018'de oy oranı 3-4%'e düştüğü tahmin edilen MHP'nin 11 belediye kazanması olmuştu. Bu illerden biri de Karaman. 2018'de 15% ile 3. olduktan sonra 2019'da hem merkez ilçede AKP'yi geçerek birinci oldular, hem de il genel meclisi sonuçlarına bakıldığında oylarını 15%'den 28%'e taşıdılar. Bu tablonun 2023'te de kendini tekrar etmesi ve değişen ittifak sistemi sebebiyle MHP'nin AKP'yi eriterek 2. sırayı CHP'den alması ve dolayısıyla 3. vekili CHP'den kapması gayet olası. Millet İttifakı'nda Karaman özelinde bir ortak liste olmadığını da göz önünde bulundurduğumuzda CHP'nin elindeki vekili korumasının tek yolu oyunu 16%'dan 23-24% seviyelerine çıkarması olacak gibi duruyor, İYİP'le ortak liste yapmamanın net eksi yazacağı illerden biri olabilir Karaman. CB seçimlerinde ise Erdoğan'ın Türkiye ortalamasıyla da paralel olarak belli bir düşüş yaşaması muhtemel ancak 60%'ın altına düşmesi çok uzak ihtimal duruyor. Erdoğan'ın Karaman'daki oyunda elbette MHP seçmeninin davranışı nihai belirleyici olacaktır, MHP'nin tekil olarak güçlü olduğu tüm illerde olduğu gibi.

Kırıkkale:

Değişen ittifak sisteminin Cumhur İttifakı'na artı yazdıracağı illerden biri de Kırıkkale. 2018'de MHP 24%, CHP ise 15% almasına rağmen İYİP'in 14%'lük artık oyu ile 3. vekillik MHP yerine CHP'ye gitmişti. Bu seçimde MHP 2. sıradaki yerini koruması halinde vekilliği garanti olacak. Son vekili almak için ise CHP veya İYİP'in AKP'nin yarısı kadar oy olması gerekiyor. Bunun olasılığı pekala var ancak ortak listeyle birinciliği ve dolayısıyla 2 vekilliği zorlayabilecekken şu anki tabloda ellerindeki tek vekili korumak için çabalayacak Millet İttifakı, tıpkı Niğde'de olduğu gibi. 2017-2019 arasında 62-67% arasında seyreden nispeten stabil bir grafiği var Cumhur İttifakı'nın Kırıkkale'de, dolayısıyla Erdoğan adına 2018'deki oy oranını korumayı hedeflediği illerden biri olabilir.

Seçim Analizleri 14: Siirt - Uşak

Siirt:

Bölge illerinin çoğunda olduğu gibi yarışın HDP-AKP arasında geçtiği bir il Siirt ancak AKP'nin ildeki gücü bölge ortalamasının üstünde. 2011'e kadar seçimlerde birinci oldular, 2017'de referandum sonucu kafa kafaya çıktı (52-48 Hayır) ve de 2019'da il genel meclis sonuçlarına göre birinciliği HDP'den geri aldılar. HDP için hep acı sonuçların çıktığı 2015 Haziran - 2019 il genel meclis karşılaştırmasında durum Siirt'te de değişmiyor, 65%'den 40%'a eriyen bir oy oranı var. 3 vekil çıkaran bir il olarak, birinci partinin kim olacağı kritik önem taşıyor, AKP 2019'da olduğu gibi yarışı önde bitirebilirse 2018'e kıyasla +1 koyabilir cebine. CB seçimlerinde ise 2017'deki 52% Hayır seviyesini korumak dahi bir başarı olacaktır Kılıçdaroğlu adına.

Uşak:

Mevcut anket ortalamalarına göre Cumhur İttifakı'nda 10 puana yakın bir kayıp söz konusu. Bu 10%'luk düşüşü Türkiye'nin tamamına eşit bir şekilde dağıtmak elbette mümkün değil; Karadeniz, İç Anadolu ve Güneydoğu'da kaybın Cumhur İttifakı adına daha düşük olacağını, büyükşehirler, Trakya, Ege ve Akdeniz'de ise 10%'u dahi aşabileceğini öngörebiliriz. İç Ege illerinden biri olan Uşak'ta da dolayısıyla tablo muhalefet adına daha verici. Geçmiş sonuçlara baktığımızda da muhalefetin Uşak'ta Türkiye ortalamasının üstünde bir kazanç sağlayacağına dair anektodlar yakalamak mümkün, bunlardan en değerlisi 2015 Haziran'da AKP+MHP iken 66% seviyelerinde iken 2017'de bu iki partinin desteklediği tasarının referandumda sadece 47% onay görmesi. 2019'da da il genel meclisi 52%'de kalarak, 2018'e kıyasla 5 puan kayıp yaşadılar. Bu kaybın daha da ilerleyerek ve hatta 2017 referandum seviyelerini de geçerek 42-43%'lere doğru düşmesini bekleyebiliriz. MHP seçmenindeki Erdoğan firelerinin ülkenin batısındaki illerde daha yoğun olduğunu hesaba kattığımızda Erdoğan cephesinde kaybın daha da keskin olmasını gözlemleyebiliriz, Kılıçdaroğlu'nun ilk turda 50% alması için Uşak'ta da yaklaşık olarak 60% seviyelerini zorlaması gerekiyor. Vekil seçimlerinde ise kilit parti İYİP. 2002'den beri süregelen 2 AKP-1 CHP dengesinin bozulması İYİP'in AKP'nin yarısı kadar aldığı senaryoda mümkün. 2018'de oy oranları 43% AKP, 13% İYİP olmuştu. AKP'nin 6-7 puan kaybettiği senaryoda İYİP'in oylarını 18% bandına çekmesi yeterli olacak vekil çıkarması için. Bu durumun Uşak seçmenine doğru bir şekilde aktarılması halinde CHP seçmeninden de stratejik olarak İYİP'e doğru bir kayma görebiliriz ki bu durum AKP'nin vekil kaybı yaşama senaryosunu daha da güçlendirir.

Seçim Analizleri 13: Niğde - Rize

Niğde:

Nevşehir'in güney komşusu Niğde, yakın tarihteki oy kırılımları açısından Nevşehir'e ciddi bir benzerlik gösteriyor. 2002'den beri AKP 42-57% arasında değişen oy oranlarıyla istikrarlı bir şekilde 1. parti olarak 2 vekil çıkarıyor, 3. vekillik ise CHP ve MHP arasında sürekli el değiştiriyor; 2002, 2011 ve 2015 Kasım'da CHP 2. parti olarak vekil çıkarırken, 2007 ve 2015 Haziran'da ise sıra MHP'ye geçmiş. 2018'de ise 0.6%'lık farkla yarışı MHP önde bitirse dahi CHP artık oy avantajıyla vekil çıkarmış. Bu seçimde de yine CHP-MHP arasında bir ikincilik yarışı izleyeceğiz gibi duruyor, sistemin değişmiş olması elbette MHP'ye yarayacak, CHP ise aradaki farkı oy oranını arttırarak kapatmaya çalışacak. CHP-İYİP ortak girilmemesinden dolayı kaçan fırsat listesine girebilecek illerden biri Niğde Millet İttifakı adına, ortak listeyle yarışı AKP'nin önünde bitirerek 2. vekili dahi almanın hayalini kurabilecekken şu anda MV dağılımının 3-0 Cumhur lehine bitmemesi ve ellerindeki  için İYİP seçmenin stratejik oy atarak CHP'ye yönelmesini bekleyecekler. 2017-2019 arası oy stabilliği açısından da yine Nevşehir'e benzer bir durumda, Cumhur İttifakı 60-65% seviyelerinden pek oynamamış, Erdoğan için MHP'nin oylarını benzer oranda aldığı senaryoda 2018 seviyelerini koruyabileceği illerden biri olacaktır Niğde.

Rize:

Erdoğan'ın memleketi olması sebebiyle siyaset sahnesinde daima adı geçen bir il Rize. 2018'de 81 ilin 63'ünü birinci bitiren bir parti için Türkiye'deki herhangi bir şehre 'kale' demek ne kadar doğru tartışılır ancak AKP'nin kalesi denildiğine Konya ile akla gelen iki şehirden biri Rize. 2017'de 75% ile Evet oyunun en yüksek çıktığı 2. il ve de 2018'de Erdoğan'ın en yüksek 3. oyu aldığı il 77% ile, Gümüşhane ve Bayburt'un gerisinde. Bütün bunların üstüne, 2002'den beri AKP'den başka vekil çıkarabilen bir parti olmamış, AKP 2011'den beri bütün seçimlerde minimum 65% seviyesini korumuş. Tahmin edilebileceği üzere 2018'de AKP+MHP-Erdoğan farkı da oldukça minimaldi, sadece 0.4%. CB seçimlerinde benzer bir tablonun ortaya çıkacağını, Erdoğan'ın yine 75% seviyelerini tahmin etmek mümkün. Ancak MV seçimlerinde enteresan bir durum var, Millet İttifakı oylarını 2018'e kıyasla çok da abartı olmayan bir seviyede arttırsa dahi 3. vekili alıp şehirdeki AKP dominasyonunu kırmaya çok yakın. Bu durumu ve "Rize'de dahi vekil çıkartıyoruz" demenin getireceği psikolojik üstünlüğü Millet İttifakı bileşenleri görmüş olacak ki seçime CHP'den ortak liste girerek bu olasılığı iyice güçlendirdiler. Millet İttifakı 2018'de 20.9% oy almıştı, bu seçimde 22-23% almaları dahi vekil çalmalarına yetecek. Cumhur İttifakı bunu kompanse etmek adına seçmenini daha çok MHP'ye yönlendirmeye çalışabilir ancak MHP'nin Karadeniz'de güçlü olduğu illerden biri değil Karadeniz, dolayısıyla bu taktiğin ne kadar işe yarayacağı şüpheli. MV seçimi sonuçları belli olmaya başladığında en çok konuşulacak illerden biri olmaya aday duruyor Rize.

Seçim Analizleri 12: Muş - Nevşehir


Muş:

HDP'nin Doğu-Güneydoğu illerindeki kronik sorunu Muş'ta da kendini gösteriyor. 2015 Haziran'da 70% ile zirve yapan oylar, en son 2019'da 44% ile dibi görmüştü. Dolayısıyla HDP özelinde Muş'u diğer bölge illerinden bağımsız olarak değerlendirmek pek doğru olmaz, bölge oylarında total olarak yukarı ya da aşağı yönlü performansı Muş'a da tezahür edecektir. CB seçimlerinde ise KK adına referans noktası 2017 olacaktır, 49.5%'lik Hayır oranını taban alıp üstüne koyabildiği kadar koymak isteyecektir. MV tarafında 2018'e kıyasla vekil sayısı 4'ten 3'e indi, bu haliyle 1. parti olan HDP'yi etkileyecek. Onun dışında ek bir vekil hareketi gözlemlememiz çok  zor duruyor Muş'ta, AKP'nin 2. vekili çıkarabilmek için yarışı HDP'nin önünde bitirmesi gerekiyor ki bunu 2019 gibi bölgede HDP'nin dip AKP'nin zirve yaptığı bir seçimde dahi yapamadılar. Millet İttifakı seçime ortak listeyle giriyor ancak 2018'deki toplam oyları 7.7% idi, vekil çıkarmak için minimum 23-24% seviyelerini görmeleri gerekiyor, oldukça zor bir iş.

Nevşehir:

Tıpkı Kastamonu'da olduğu gibi 2018'de CHP'nin ittifak artık oylarıyla uzun yıllar aradan sonra vekil çıkardığı bir il Nevşehir, 2002-2015 arasında AKP haricinde vekil çıkarabilen tek parti MHP olmuş 2015 Haziran'daki 27%'lik oyu ile. 2017-2019 arası oy akışının azlığı açısından İç Anadolu ortalamasına paralel hareket ediyor Nevşehir, iktidar blokunun oy oranı 65-70% seviyeleri arasında sabit seyretmiş. CB seçimlerinde Erdoğan'ın 2018'e kıyasla en az oy kaybı yaşayacağı illerden biri olması kuvvetle muhtemel Nevşehir'in, 2018'de 68% ile Cumhur İttifakı toplamından 3 puan aşağıda bitirmişti. MV seçimlerinde ise İYİP bölgede popüler bir ismi aday gösterdi, 2019'da 51% ile MHP'ye 18 puan fark atarak AKP'den belediye başkanı seçilen Rasim Arı. Millet İttifakı cephesinde ise Nevşehir özelinde bir ortak listenin bulunmadığını hesaba kattığımızda İYİP'in bu hamleyle yarışı CHP'nin önünde bitirmesi muhtemel ancak bunun vekil çıkarmaya yetebileceği şüpheli. Arı'nın İYİP'in 2018'deki 9%'luk oyunu 23-24% seviyelerine çıkartması gerekiyor, aksi halde Nevşehir'de Cumhur İttifakı lehine bir vekil geçişi yaşamamız olası.

Seçim Analizleri 11: Kastamonu - Kırklareli


Kastamonu:

Karadeniz'in bu seçimde muhalefet açısından belirleyici olacağı aşikar, nitekim İmamoğlu'nun seçim turunda buraya ağırlık vererek ilerlemesi de bunun göstergesi. Büyükşehirlerde her ne kadar belli bir oy kayışı olsa da bu trend Karadeniz ve Anadolu'ya yayılmadığı sürece Türkiye genelinde muhalefet açısından istenen seviyelere ulaşmak mümkün olmuyor, büyük bir başarı olarak anılan 2019 yerel seçimlerinde dahi Cumhur İttifakı'nın ülke geneli oyu 51.5% idi örneğin. Kastamonu da Karadeniz içerisinde muhalefet cephesinin hareket alanını genişletmesi gerektiren illerden biri. AKP'nin 2002'den beri en yakın rakibine 2 katından daha fazla bir fark attığı, 2017'de 64.8% ile Evet çıkan, CB seçimlerinde de Erdoğan'a sırasıyla 66% ve 69%'luk destekler veren bir il Kastamonu. 2017-2019 arasında ikitdar bloku oylarında kademeli bir artış gözlemlenmekte, 2019'da AKP+MHP'nin il genel meclisinde yakaladığı 78%'lik seviye Türkiye genelindeki en yüksek oranlardan biriydi. Kılıçdaroğlu, MHP seçmeninden belli bir miktar oy almayı hedefliyorsa bunun realize olacağı, yani MHP+Kılıçdaroğlu kombinasyonun hatrı sayılı seviyede çıkacağı illerden biri olmaya aday, dolaylı olarak AKP+MHP-Erdoğan farkının da en yüksek olacağı illerden biri olması beklenebilir. MHP'nin 2019'da belediyeyi AKP adayına 20 puan fark atarak alması ve il genel meclisinde 34.4% oy alması (+14.3% vs. 2018) bu beklentinin ara planını oluşturan veriler. MV tarafına gelirsek, 2018'de CHP ittifakının artık oylarının katkısıyla 15.6% oyuyla ilde 30 sene sonra ilk defa vekil çıkarmıştı. Bu vekili koruması için ya MHP'den 2. sırayı alması gerekiyor ki MHP'nin oyunu arttıracağını varsaydığımızda bu çok uzak bir ihtimal veya AKP oyunun yarısı kadar oy alması gerekiyor ki bu da 2018'deki 15.6%'yı 22-23% seviyelerine çıkarmak anlamına geliyor. CHP-İYİP ortak listesi halinde bu ihtimal çok daha kuvvetlenirdi ancak şu anda Kastamonu, Cumhur İttifakı'nın 2018'e göre vekil sayısını arttırabileceği aday illerden biri olarak göze çarpıyor.

Kırklareli:

CHP'nin Trakya'daki kalelerinden biri olan Kırklareli, 2017'de 71% ile Türkiye genelinde en fazla Hayır oyu veren 3. il olmuştu Tunceli ve Şırnak'ın arkasından. 2019'da ise Kesimoğlu'nun CHP'ye karşı bağımsız aday olarak çıkması ve bölünen oylar dolayısıyla belediyenin az kalsın MHP'yle gitmesiyle gündeme gelmişti Kırklareli. CB seçimlerinde Kılıçdaroğlu'nun en yüksek oy alacağı illerden biri olarak görmemiz mümkün Kırklareli'yi, 75% seviyelerinin üstünü görmesi gayet olası. MV seçimlerinde ise 2002'den beri 2 CHP - 1 AKP denklemi değişmiyor, bu seçimde de değişmesi zor gözüküyor. Muhalefet cephesi adına bu kez vekil çalma potansiyeli İYİP'te bulunuyor, CHP oylarını 47.5% seviyelerinden 60%'lara çıkaramadığı sürece 3-0 yapması çok zor ancak İYİP eğer ilde AKP'nin önünde 2. parti olmayı başarabilirse AKP'nin elindeki tek vekili alabilir, bunun için 2018'deki 10%'luk farkı (26%-16%) kapatmaları gerekiyor. AKP'nin 2018'de 1. veya 2. olamadığı sadece iki il bulunuyordu (Tunceli ve Iğdır), muhalif seçmen stratejik davranıp CHP'den ziyade İYİP'e doğru kayarsa Kırklareli bu seçimde AKP'nin ilk 2'yi alamadığı iller listesine katılabilir.


15 Nisan 2023 Cumartesi

Seçim Analizleri 10: Hakkari - Kars

Hakkari:

Seçimin hikayesi Cumhur ve Millet ittifaklarının rekabeti üzerinden okunuyor doğal olarak ancak atlanmaması gereken bir unsur var ki, HDP hem CB hem MV seçimlerinde kilit parti olacak. Mecliste muhalefetin üstünlüğü sağlaması HDP'siz imkansız, aynı şekilde CB seçimlerinde Kılıçdaroğlu'nun seçilmesi HDP oylarının büyük bir kısmını almadan çok zor. Dolayısıyla HDP'nin (veya seçime girdiği parti YSP'nin) güçlü olduğu illerde Haziran 2015'e mi yoksa 2018-2019'a mı daha yakın performans sergileyeceği belirleyici olacak Türkiye geneli sonuçlarda. HDP, Haziran 2015'de 84.9% ile Türkiye genelinde en yüksek oy oranına Hakkari'de ulaşmıştı. Ancak bu seçimden itibaren -elbette bölgede yaşanan olayların da etkisiyle- Hakkari'de düşüş trendinde, 2017'de Hayır oyu sadece 67.5% idi, 2018'de HDP ve Demirtaş 70% oy aldı, ardından 2019 seçimlerinde ise il genel meclisinde 54%'te kaldılar, özetle 4 yıllık periyotta yaklaşık 30%'luk bir oy kaybı yaşadılar. Oy hedefi açısından Haziran 2015 artık gerçekçi bir referans noktası değil ancak en azından 2018'deki seviyelerine tekrardan ulaşması gerekiyor HDP'nin, bu sadece Hakkari için değil neredeyse bütün bölge illeri için geçerli. CB seçimlerinde Kılıçdaroğlu'nun Hakkari'de alacağı oy seviyelerini şu anda kestirmek çok zor çünkü hem HDP'nin bu dalgalı trendinden dolayı ildeki oy seviyesini bilmiyoruz hem de HDP seçmeni içerisinden Kılıçdaroğlu'na çıkacak oy oranını kestirmek zor. MV seçimlerinde ise 2018'de AKP 1 vekili MHP'nin artık oylarının yardımıyla kıl payı almıştı, dolayısıyla sonuçların 2018'e yakın çıktığı senaryoda HDP'nin denklemi 2-1'den 3-0'a geri çevirmesi muhtemel.

Kars:

Büyükşehirleri bir kenara bıraktığımızda üç ittifakın da varlık gösterebildiği nadir illerden biri Kars. 2018 seçimlerinde iki büyük ittifak ve HDP, 20%'nin üstünde oy almıştı. İktidar ve muhalefeti iki ayrı blok olarak düşündüğümüzde ise iktidar bloku 2017'deki 50%'lik oy oranının ardınan 2018'de 5%'lik bir kayıp yaşadı ancak 2019 il genel meclis sonuçlarına bunları geri topladı. CB seçimlerinde Kılıçdaroğlu'nun kendi ittifakı ve HDP'den gelecek oylar ile 1. olması gayet muhtemel, 2017'nin üstüne koyarak +55% seviyelerini de hedefleyebilir. Iğdır'ın komşusu olan ve Iğdır'daki kadar olmasa da yine de belli bir milliyetçi oyun bulunduğu şehirde Sinan Oğan'ın da Türkiye genelindeki en yüksek oylarından birini alacağını tahmin etmek mümkün. MV seçimlerinde ise 2018'deki 2 AKP-1 HDP dengesi Cumhur İttifakı aleyhine iki şekilde bozulabilir: i) HDP 6%'lık farkı kapatarak 1. parti olur ve AKP'den 1 vekil çalabilir ii) AKP 1. parti olsa dahi CHP oylarını 14%'ten 18% seviyelerine çıkarır ve 3 vekil AKP-HDP-CHP arasında eşit dağılır. Cumhur İttifakı 2018'deki toplam 45%'lik oy seviyesini korusa dahi, AKP'den MHP'ye doğru bir kayışın olduğu senaryoda ayrı listeler dolayısıyla AKP'nin HDP veya CHP'ye vekil kaybetmesi çok yüksek ihtimal duruyor.

Seçim Analizleri 9: Bolu - Burdur

Bolu:

Türkiye siyasetindeki varlığı 2019'dan sonra biraz daha görünür oldu Bolu'nun, bunun da sebebi elbette Tanju Özcan. 2019'da belediyeyi ilk defa CHP'ye getiren Özcan, ardından göçmen karşıtı söylemleriyle halktaki popülaritesini daha da arttırmıştı ancak CHP'den de 1 seneliğine geçici olarak ihraç edilmişti. Bu seçimde onun sahadaki varlığının kilit unsurlardan biri olacağı aşikar, nitekim Akşener'in şehirdeki mitingine destek vererek sahada olacağını gösterdi. 2019 il genel meclisi sonuçlarına baktığımızda Cumhur İttifakı'nın 2018'e kıyasla 67%'den 60%'a gerilmesi önemli bir done, Karadeniz bölgesinde çoğu ile kıyasla oy akışı açısından bir dinamizmin var olduğunu göstergesi. Kılıçdaroğlu açısından bakıldığında şehirde yarışı önde bitirmek çok uzak bir hayal olsa da, 45% seviyelerini hedefleyebilir pekala. Milletvekili seçimlerinde ise 2002 ve 2007'de 3 vekilin tamamını AKP'nin almasının ardından 2011'den beri 2 AKP - 1 CHP dengesi var, bu seçimde de bu dengenin bozulması imkansıza yakın.

Burdur:

2018'de İYİP'in 20.2% ile Türkiye genelinde en yüksek oyu olduğu il olmuştu Burdur. İYİP'in özellikle Ege ve Akdeniz'in iç bölgelerindeki gücüne ve burada MHP'nin oylarını İç Anadolu ve Kardeniz'e kıyasla daha fazla bölebildiğine dair önemli bir örnek Burdur. 2017'de referandumda 48% gibi yüksek bir Hayır oranı çıktıktan sonra 2018 ve 2019'da Cumhur İttifakı'nın ortalama 55% seviyelerinde kalması, yani oyunu 2017'yle kıyasladığımızda arttırmasını ise şehirdeki MHP'lilerin hatrı sayılır bir kısmının Hayır oyu kullandığı şeklinde yorumlamak mümkün. Milliyetçi oyların belirleyici olacağı Burdur'da Kılıçdaroğlu'nun 2017 Hayır oyunu referans alarak CB seçimlerinde yarışı Erdoğan'ın önünde bitireceğini öngörebiliriz. MV seçimlerinde ise hassas bir denge bulunuyor, 2018'de CHP ve İYİP ikilisi 20%'şer oy almış ve CHP kılpayı İYİP'in önünde bitirerek 1 vekil çıkarmıştı. Bu seçimde tek liste çıkarmaları halinde yarışı AKP'nin önünde bitirerek Millet İttifakı'na 1 vekil fazla çıkarma şansları vardı ancak bu olmadı. Her partinin ayrı girdiği senaryoda AKP'nin birinciliği bırakması çok zor duruyor, dolayısıyla yine 2018'deki gibi 2 vekil çıkaracaktır ve 3. vekil için CHP-İYİP yarışı izleyeceğiz.

26 Mart 2023 Pazar

Seçim Analizleri 8: Bingöl - Bitlis

Bingöl:

Oy denkleminin oldukça net ve geçişkenliğin de oldukça sınırlı olduğu illerden biri de Bingöl. HDP'nin 2015 Haziran'da -tüm Türkiye'deki performansına paralel bir şekilde- 40% oy alması dışında AKP 2007'den beri bütün seçimlerde en yakın rakibine 2 katının fazlasından bir fark atmış, bunun tepe noktası da 2007'de aldıkları 71%'lik oy. 2018 seçimlerinde hem ülke genelinde hem de çoğu ilde AKP+MHP'nin oy oranı Erdoğan'ın üstünde kalıyordu, Bingöl bu konuda istisna şehirlerden biri Erdoğan'ın 66.7%, AKP+MHP'nin 61.2%'lik oy oranı ile, hatta ülke genelinde bakıldığında Erdoğan - (AKP+MHP) farkının en yüksek olduğu il. Burada elbette HÜDAPAR'ın şehirdeki hatırı sayılır ağırlığının etkisi var, 2018'de MHP'ye yakın (4.4% - 5.9%) bir oy almışlardı, nitekim bu HÜDAPAR'ın 2018'de il bazında aldığı en yüksek orana da tekabül ediyor. HÜDAPAR'ın seçimlere Cumhur İttifakı listelerinden katılacağı kesinleşti, AKP'nin kendilerine -seçilebilir sıralardan- kontenjan ayıracağı illerden birinin Bingöl olacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Mutualist bir şekilde, HÜDAPAR'ın varlığı da CB seçimlerinde Erdoğan'ın 2018'deki 66.7%'yi -ve hatta belki de 2017'deki 72%'yi- hedeflemesinin önünü açacaktır. Bingöl 3 vekil çıkarıyor, Millet İttifakı'nın şehirde neredeyse hiçbir ağırlığı yok, HDP'nin de blok 25-30 seviyelerinde bir oyu var, 2 AKP-1 HDP dengesinin bozulması çok büyük bir sürpriz olur.

Bitlis:

Oy dağılımının Bingöl'e çok benzer olduğu ancak iktidar-muhalefet makasının bir tık daha dar olduğu bir il olarak özetleyebiliriz Bitlis'i. AKP ve HDP dışında üçüncü bir partinin pek bir ağırlığı bulunmuyor şehirde, nitekim 2002-2018 arası tüm genel ve yerel seçimler bu iki parti arasında geçmiş. HDP Haziran-Kasım 2015'de 1. parti, 2018'de ise birinciliği AKP geri almış ufak bir farkla (44.8% - 42.5%). Birincilik açısından yarışın bu kadar yakın olması tek sayılı* bir vekil adedi (3) çıkaran ili, Türkiye geneli vekil hesaplamalarında takip edilmesi gereken yerlerden biri haline getiriyor. HDP güçlü olduğu iller arasında Bitlis'e ayrı bir önem vererek burada birinciliği ve 1 vekillik 'pick-up'ı mutlaka hedefleyecektir. 2017 referandumundaki 59%'luk Evet oyu AKP'nin veya Erdoğan'ın yanına dahi yaklaşamadığı bir oran (max: Erdoğan 2014 - 52.1%) ancak bu durum 2017'de neredeyse tüm Güneydoğu illerinde görülmüştü, dolayısıyla Bitlis'e özel bir durum yok. CB seçimlerinde sonuç HDP seçmeninin KK'ya destek seviyesine göre değişecektir. KK'nin harita olarak kendine baz alması gereken harita kesinlikle 2017 referandumu haritası. Kars ve Muş'un 2017 renklerini değiştirmek nispeten daha kolay bir görev ancak Bitlis'te de bunu başarabilirse, 7 Haziran 2015'te HDP'nin bölgede eriştiği başarıyı (Ardahan'dan Mardin'e dek tüm illerde birincilik) tekrar etme şansına sahip olacak.

*Çift sayı (4, 6 gibi..) adedinde vekil çıkaracak yerlerinde D'Hondt sisteminden kaynaklı olarak genelde birinciliğin pek bir önemi bulunmuyor, özellikle 1. ve 2. partilerin oy oranının tıpkı Bitlis'teki AKP-HDP gibi yakın olduğu senaryolarda.

22 Mart 2023 Çarşamba

Seçim Analizleri 7: Kilis - Amasya

Kilis:

Yalova'dan sonra Türkiye'nin en düşük yüzölçümüne sahip şehri olan Kilis, parti tercihleri açısından büyük bir istikrara sahip. 2007'den itibaren yapılan tüm seçimlerde 1. AKP-2. MHP dengesi bozulmamış. Cumhur İttifakı'nın net bir dominasyonu bulunmakta, hatta 2017-2019 arası dönemde iktidar blokunun toplam oyunda bir artış trendi de gözlemleniyor: önce 2018'de 65%'den 71%'e, ardından da 2019'da 80% seviyelerine ulaştı. Bu faktörleri göz önünde bulundurduğumuzda muhalefet açısından en zorlu şehirlerden biri olduğu aşikar Kilis'in. Millet İttifakı muhtemelen burada tek bir parti ortak listesinden girerek 30% seviyelerini zorlamayı ve dolayısıyla 1 vekil çıkarmayı hedefleyecektir. Hatta bu partinin CHP-İYİP yerine DEVA veya Gelecek'ten biri olması daha muhtemel. Ancak Cumhur İttifakı'nın da karşı hamleyle ortak listeyle AKP çatısı altında seçime girmesi kendileri adına muhalefete vekil kaybını önleyecektir, nitekim nihai sonuçlar açısından en realist beklenti de bu. CB seçimlerinde ise 2017-2019 arası trendi baz aldığımızda Erdoğan'ın 2018'deki 70%'lik oyunu koruyacağını ve hatta belki de üstüne çıkabileceğini tahmin edebiliriz.

Amasya:

2017-2019 arası Cumhur İttifakı'nın artış trendinde olduğu bir diğer il de Amasya. 2019 il genel meclisi sonuçlarına göre AKP+MHP toplam oy oranı 66%, ki bu rakam 2017'deki Evet ve 2018'deki Erdoğan oyundan yaklaşık 9 puan daha fazla. Merkez ilçede ise makas daha da açılıyor, AKP+MHP oy oranı 80% seviyelerini buluyor, 2019'da MHP'nin AKP'nin elinden belediyeyi aldığı illerden biriydi Amasya. 2002-2018 arası milletvekili dağılımına baktığımızda 2 AKP-1 CHP dengesi hiç bozulmamış, bu seçimde de bozulması için pek bir sebep yok. 3 vekil çıkaran illerde ikinci sıradaki partinin 1 vekil çıkarması için birinci sıradaki partiden iki kat fazla oy farkı yememesi yeterli oluyor. CHP'nin şehirdeki 25%'lik blok oyu göz önünde bulundurulduğunda ortak listeye dahi gerek kalmadan elindeki vekilliği koruyacağını öngörebiliriz. CB seçimlerinde ise tıpkı Kilis gibi Erdoğan'ın 2018'e kıyasla oyunu arttırmayı hedefleyeceği illerden biri olacaktır Amasya, nitekim 2019'daki 66%'lık Cumhur blokundan 8 puanlık kopuş olsa dahi Erdoğan yine 2018 seviyelerinin üstünde kalıyor.

Seçim Analizleri 6: Ardahan - Iğdır

 


Ardahan:

2 vekil çıkaran 10 il içerisinde nüfusu en az olan il Ardahan, AKP'nin ilk dönemlerinde görece zayıf olduğu ancak ardından tabanını genişlettiği bir il konumunda. AKP 2002'de Ardahan'da 11% ile 4. parti olmuş ve hiç vekil çıkaramamıştı, 2004'te de belediyeyi bağımsız aday kazanmıştı. 2007'den itibaren ise kendilerini ortalama 40% seviyelerine sabitleyerek hem 2009-2019 belediye yönetimini ellerinde tutmayı başardılar, hem de 2007-2018 arasında (Haziran 2015 haricinde) genel seçimlerde 1. parti olmayı başardılar. Ancak hiç oy kayması olmayacağı varsayımında dahi şehirde 60%'lık bir muhalif blok bulunuyor, dolayısıyla hem CB seçiminde hem de MV seçiminde muhalefetin yarışa avantajlı bir konumda başlayacağını öngörmek mümkün, 2017'deki 55%'lik hayır oyu ve 2019'da belediyeyi 51% ile CHP'nin alması bunun kanıtları. Ardahan'daki Kürt nüfusun da etkisiyle HDP'nin de 25% bandında bir oyu bulunmakta. MV seçimlerinde kuvvetle muhtemel AKP, CHP ve HDP arasında çok yakın bir yarış izleyeceğiz. CHP veya HDP'nin AKP'yi geride bırakarak 1. parti olması gayet olası bir senaryo ve mutlaka bunu hedefleyeceklerdir ancak ilin sadece 2 vekil çıkarmasından dolayı 1. parti olmanın çok bir getirisi bulunmuyor, 2018'deki 1-1'lik iktidar-muhalefet dengesi bozulmayacaktır dolayısıyla. CHP ve HDP'nin ilk iki sırayı paylaştığı senaryoda ise Ardahan, Cumhur İttifakı'nın vekil çıkaramadığı nadir illerden biri olabilir ancak elbette bu senaryonun gerçekleşmesi biraz uzak bir ihtimal. CB seçimlerinde ise Kılıçdaroğlu 2017'deki 55%'lik Hayır'ın üstüne koyarak 60% ve üstünü hedefleyecektir.

Iğdır:

2002-2019 arasındaki hiçbir seçimde AKP'nin birinci parti olamadığı Iğdır, bu açıdan enteresan bir oy dinamiğine sahip bir şehir. Bir diğer enteresan istatistik ise 2018 seçimlerinden; Iğdır, MHP'nin AKP'den daha yüksek oy aldığı tek şehir olmuştu son genel seçimde. Nitekim bu dinamiği göz önünde bulundurarak 2019'da AKP bir aday çıkarmamış ve MHP adayını desteklemişti, hatta İYİP'in de dolaylı yoldan desteğini almıştı MHP adayı Iğdır özelinde. Muhalefet cephesinde ise temel sürükleyici element HDP, 2018'de oy oranları 45% idi, son iki yerel seçimde de yarışı MHP'nin önünde tamamladılar. Geçmiş seçim sonuçları incelendiğinde en dikkat çeken unsur ise 2017'de 65%'lik Hayır oranı. HDP'nin alabildiği maksimum oy oranının 55% olduğunu ve CHP başta olmak üzere diğer muhalefet bloğunun şehirde pek varlık gösteremediğini hesaba kattığımızda geriye çıkarılacak tek bir sonuç kalıyor: Iğdır'daki MHP tabanı, İç ve Doğu Anadolu'daki genel MHP tabanına kıyasla daha dinamik ve reaktif bir yapıya sahip. Burada muhalefet adına en ideal senaryo, Millet İttifakı'nın MHP oylarını hedefleyerek kendini 2018'deki 10%'dan 17-18% seviyelerine yaklaştırması ve bu şekilde HDP'nin vekil sayısında 2-0 yapması olacaktır. Tabi özellikle İYİP'in bu stratejiye sıcak yaklaşıp yaklaşmayacağı bir soru işareti, 2019'daki kararlarını da göz önünde bulundurduğumuzda. En realist beklenti ise 2018'deki 1 HDP-1 MHP dengesinin bozulmayacağı yönünde olacaktır. CB seçimlerinde ise eğer ki HDP tabanından KK'ye yönelik fire minimum olursa KK pekala 70% seviyelerini görebilir. 2018'de Iğdır Cumhur-Erdoğan arası farkın en büyük olduğu (45%-30%) illerden biriydi, bunun CB seçimleri özelinde KK adına ek bir iştah açıcı detay olacağı da aşikar.


14 Mart 2023 Salı

Seçim Analizleri 5: Sinop - Bartın



Sinop:

Muhalefet özellikle büyükşehirlerde oy oranını arttırıyor, 2017 referandumu ve 2019 yerel seçimi bunun birer göstergesi. Ama bu iki seçimde de muhalefetin Türkiye genelinde 48.5'de kalmış olması, iktidar cephesini 50 altına indirmesi için mutlaka Anadolu'dan destek bulması gerektiği gerçeğini önümüze koyuyor. Örneğin Karadeniz'de 2017 ve 2018'de geride bitirdiği illerden en az birinde mutlaka öne geçmesi lazım. Bunun için en ideal adaylardan biri Sinop. CHP, Sinop'ta belediyeyi 2019'da geri aldı ancak il genel mecliste AKP+MHP'nin oy oranı 62% idi, bu oran Erdoğan'ın 2018'deki oyundan sadece 1 puan fazla. Muhalefetin CB seçimlerinde 2017'deki 42% Hayır'ın üstüne koyarak yarışı önde bitirmeyi hedeflemesi muhtemel, her ne kadar bu oldukça zor bir görev olsa da. MV cephesinde ise CHP 2002'den beri düzenli olarak 1 vekil çıkarmayı başarıyor, AKP'nin vekil sayısı ise ilin toplam vekil sayısının 3 olduğu 2002 ve 2007'de 2 iken, bu sayının 2'ye düşmesiyle birlikte AKP vekil sayısı da 2011-2018 arasında 1 olarak gerçekleşmiş. Çok büyük bir sürpriz olmadığı sürece 1 AKP-1 CHP dengesi bozulmayacaktır.

Bartın:

Bartın'ın hem mevcut oy dağılımı hem de yakın tarihteki oy trendi açısından Sinop'a benzetmek mümkün. 2002'den itibaren AKP'nin birinciliği bırakmadığı bir il Bartın, yerel seçimlerde ise 2004'te DSP'nin adayının kazanmasının ardından 2009'dan beri MHP'li bir belediye tarafından yönetiliyor, hatta son seçimde MHP-AKP arasında kazananı belirleyen sadece 169 adet oy olmuştu. 2017'de ise Hayır oyu 43.9% olarak gerçekleşmişti. İktidar bloğunun sağlamlığı Batı Karadeniz'de, bölgenin doğusunda olduğu kadar güçlü değil, bunun en büyük göstergesi ise referandum ve genel/yerel seçimler arası gözlemlenen oy geçişleri. Örneğin Bartın'da iktidar bloğunun son genel/yerel seçimdeki ortalaması 65% seviyelerindeyken referandumda bu oran 56%'lara kadar düşmüş durumda, benzer senaryo Sinop ve Zonguldak için de geçerli. Bu durumun muhalefet adına iştah açıcı olduğunu söylemek mümkün ancak Sinop'a kıyasla Bartın'daki şansları bir tık daha düşük CB seçimleri özelinde. MV cephesinde ise ortak liste savaşları açısından enteresan bir tabloya açık. 2007-2018 arasında 1 AKP-1 CHP dengesi hiç bozulmamış ancak bu seçimde Cumhur ittifakının ortak listeyle girdiği, muhalefetin ise ayrı adaylarla girdiği senaryoda Cumhur'un 51-52% gibi bir oyla dahi bu denklemi 2-0 olarak değiştirmesi gayet olası, dolayısıyla eğer Sinop'ta ellerindeki vekilliği korumak istiyorlarsa Millet İttifakı'nın MV seçimlerine CHP'den ortak listeyle girmesi zaruri gibi duruyor.

Seçim Analizleri 4: Gümüşhane - Kırşehir


Gümüşhane:

Çankırı ve Yavaş arasındaki olası korelasyonu, Gümüşhane için de İmamoğlu ile birlikte kurmak mümkün. Trabzon'un güney komşusu olan Gümüşhane'de, İmamoğlu'nun etkisinin ne olacağını gözlemlemek dışında 2023 seçimlerinde hikaye vaat eden pek bir unsur bulunmuyor. 2002-2018 arasında bütün vekillikleri AKP'nin aldığı, 2017-2018-2019'da tıpkı Çankırı'da olduğu gibi iktidar bloğunun minimum standart sapmayla 75% seviyesindeki oy oranını koruduğu Gümüşhane'de bu statükonun kırılması için bir 'İmamoğlu mucizesi' dışında pek bir somut done çıkarmak mümkün değil. 2017'de Türkiye genelinde en çok hayır oranı çıkan 4. il olan Gümüşhane, muhtemelen bu seçimde de Cumhur İttifakı ve Erdoğan'ın oy oranı açısından en güven duyduğu illerden biri olacaktır. MV seçimi tarafında ise tek soru işareti dağılımın 2 AKP mi yoksa 1 AKP - 1 MHP şeklinde mi olacağı. 

Kırşehir:

Kırşehir iktidar-muhalefet arası oy geçişkenliği açsından enteresan olaylara sahne olabilen bir şehir, nitekim bunun en yakın örneği 2019 yerel seçimlerini CHP'nin kazanarak -elbette AKP ve MHP'nin ayrı aday çıkarmasının da etkisiyle- o senenin belki de Türkiye genelindeki en büyük sürprizlerinden birine imza atmasıydı. 2017'de 46.7% gibi oldukça yüksek bir Hayır oyunun çıktığı ve Merkez ilçede de Hayır'ın önde bitirdiği hatırlatmakta fayda var. Muhalefet cephesi adına bu tarz olumlu sinyaller vermesine rağmen Kırşehir'de iktidar cephesinin halen cidden bir ağırlığı bulunuyor, 2019'da il genel meclisi AKP+MHP'nin oy oranı 63% seviyesinde idi. 2 vekil çıkaran iller arasında en yüksek nüfusa sahip olması, oy oranlarının nispeten ortada olması ve seçimden seçime ciddi geçişkenlikler gösterebiliyor olması Kırşehir'ı CB seçimleri açısından muhalefet ve Kılıçdaroğlu adına radar altındaki illerden biri yapacaktır. 2018'de Erdoğan'ın oyu 55% idi, muhalefet bloğunun burada 2019'daki başarıyı devam ettirerek CB seçimini önde bitirmeyi hedeflemesi pek hayal dışı olmayacaktır. MV tarafında ise 2018'deki 1 AKP-1 CHP dengesinin bozulmayacağını öngörmek mümkün.


13 Mart 2023 Pazartesi

Seçim Analizleri 3: Çankırı - Erzincan

Çankırı:

2002-2018 arasında Çankırı'dan çıkan vekillerin -2007'de 2 AKP 1 MHP istinası dışında- hepsi AKP'ye gitmiş durumda. AKP döneminde hem parti olarak hem de Erdoğan'ın şahsı özelinde en yüksek oyları aldığı illerden biri. Bunlara ek olarak, iktidarın mevcut konjonktürde de blok oyunu tutabildiği yerlerden biri. Nitekim ülkedeki son 3 seçimi temsil eden 2017-2018-2019'de ortalamalarını nispeten düşük bir standart sapmayla 75% civarında tutmayı başardılar. Bu seçimde de bu ortalamayı korumayı hedefleyeceklerdir. Çankırı'daki bu denklemi bozma ihtimali olan bir isim var, o da Mansur Yavaş. Eğer Yavaş'ın CB adaylığı beklendiği gibi özellikle İç Anadolu bölgesinde muhalefete oy getirecekse, bunu en iyi ölçeceğimiz yerlerden biri Ankara'nın kuzey komşusu olan ve 2019'da belediyeyi MHP'nin almasından da görülebileceği üzere MHP tabanının güçlü olduğu Çankırı olacaktır. Seçim gecesi Çankırı'daki oy oranlarının takibinin Yavaş'ın muhalefete ne kadarlık bir oy getirdiği konusunda güzel bir örneklem vereceği şüphesiz. Milletvekilliği cephesinde ise Yavaş'ın dahi değiştiremeyeceği bir denklem var. 2 vekil çıkaran Çankırı'da muhalefetin vekil çıkarabilmesi için 2. sıraya kapak atması gerekiyor ki bu 20 senedir 1-AKP 2-MHP sırasının değişmediği bir ilde çok zor bir görev.

Erzincan:

Tıpkı Çankırı gibi 2019'da MHP'nin AKP'ye üstün geldiği illerden biri Erzincan. Belediye seçimlerini 42-33 gibi bir üstünlükle kazanmışlardı. Şehirde iktidar bloğunun gözle görülür bir üstünlüğü bulunsa da bunun en yoğun hissedildiği illerden biri olduğunu söylemeyeyiz Erzincan için. Kentteki Alevi nüfusun varlığı sayesinde CHP'nin blok bir 25-30% oyu bulunuyor, 2017'de de bunun üstüne koyarak hayır oyu 40% sınırını zorlamıştı. 2002-2015 Haziran arasında CHP şehirden düzenli olarak 1'er vekil çıkarmayı başarmıştı, 2018'de ise bunu kıl payı kaçırdı ve 0.7%'lik bir farkla 2 vekil de AKP'ye gitti. Millet İttifakı cephesinden bakıldığında 2018'e kıyasla MV kazanımı hesapları yapılırken özellikle az vekil çıkaran iller arasında Erzincan en öne çıkan aday olacaktır. Buna ek olarak ortak liste çalışmalarında da ortak listenin kullanılacağı illerin başında gelecektir Erzincan. CHP ortak listesinden girildiği senaryoda 2018'deki 2-0'ın 1-1'e döneceği neredeyse garanti gibi. CB seçimlerinde ise tıpkı komşu il Tunceli'de oluğu gibi Alevi oylarının avantajıyla KK, 2017'deki 40% seviyesini kendisine hedef koyacaktır.

Seçim Analizleri 2: Bilecik - Artvin

Bilecik:
Bilecik 2023 itibariyle 'swing state' olarak sayılabilecek bir konumda. Her ne kadar 2002-2018 arasındaki bütün genel, yerel ve CB seçimlerini AKP kazanmış olsa da; 2017 referandumunda 51.1 ile hayır çıkmış olması ve 2019'da CHP'nin sürpriz yaparak belediyeyi almış olması gibi iki faktör, 2023'te seçimin ortada geçeceğini gösteriyor. Bilecik'ten seçilecek vekil sayısı 2. D'Hondt sistemine göre 2 vekilli illerde birinci partinin ikinci partiye kıyasla iki katından daha fazla bir oy farkı atması gerekiyor. İktidar-muhalefet bloku arasındaki makasın 2018'e göre daha da daralacağını öngördüğümüzde 2007'den beri süregelen 1 AKP-1 CHP dengesinin (tek istisna: 2011 - 1 AKP 1 MHP) bu seçimde de bozulmayacağını öngörmek mümkün. Milletvekili yarışı özelinde bakıldığında muhalefet bloğunun Bilecik için ne ortak liste çalışması yapmasına ne de ciddi bir saha çalışması yapmasına pek gerek gözükmüyor çünkü ortak listeyle girilip CHP'nin 1. parti olduğu senaryoda dahi dağılım yine 1 CHP - 1 AKP oluyor. 160.000 civarındaki seçmen sayısı göz önünde bulundurulduğunda CB seçimi için de oyun değiştirici bir etkisi olmayacak Bilecik'in, dolayısıyla önümüzdeki sınırlı süreçte eğer es geçilecek iller olacaksa Bilecik bunun için doğal adaylardan biri olacaktır, özellikle İmamoğlu'nun şehri Ocak ayında ziyaret ettiği de göz önünde bulundurulduğunda. 

Artvin:
Yakın tarihteki oy kırılımı paterni açısından Bilecik'e çok benzer bir il diyebiliriz Artvin için. AKP'nin genel seçimler ve CB seçimlerinde net bir üstünlüğü bulunsa da, 2017 referandumunda 53% ile hayır çıkan ve 2019'da belediyeyi CHP'nin aldığı (2004 ve 2009'da olduğu gibi) bir il Artvin. 2019'da il genel meclisi oranlarına bakıldığında AKP+MHP'nin 47.6% oyu ve 2018'de Erdoğan'ın 48.2% oyu referandum oyuyla birlikte değerlendirildiğinde iktidar bloğunun 47-48% civarında doğal sınırlarına ulaştığını ve daha ileri gidemediğini gösteriyor. Bu faktörler ışığında Karadeniz bölgesinde muhalefet adına en iyi sonucun Artvin'den geleceğini bekleyebiliriz. Milletvekilliği seçimlerinde ise senaryo yine Bilecik'le çok benzer: 2 vekil çıkarıyor ve 2002'den beri süregelen 1-1 dengesinin bozulması imkansıza yakın. Dolayısıyla iki taraftan da bir ortak liste gelmesi düşük ihtimal.

Seçim Analizleri 1: Tunceli - Bayburt


Türkiye'nin nüfus açısından en küçük iki şehri olan Tunceli ve Bayburt'un tek ortak noktası çıkardıkları vekil sayıları olsa gerek. Şehirlerin vekil sayılarının revize edilmesiyle birlikte bu iki il, Türkiye'de 1 vekil çıkartan iki il konumunda olacaklar. 2017'de hayır ve evet rekorlarını elinde tutan bu iki ilin hikayelerinin bu seçimlerde nasıl gelişeceğini kestirmek ise pek zor değil.

Tunceli:
Türkiye ortalamasından çok ayrı bir demografisi bulunan bir il Tunceli, nitekim bunu her seçime imza atan rekorlarıyla ve olayları da gösteriyorlar. 2017'de 80.4% ile ülke genelinde açık ara en yüksek hayır oyu çıkan il olmasına ek olarak, ilçeler bazında ise ülkeden en yüksek hayır oyu veren 10 ilçeden 6'sı kendilerinden çıkmıştı. 2019'da ise belediye başkanlığını TKP'nin adayı Maçoğlu kazandı. Cumhur blokunun etkisinin belki de en sınırlı olduğu il ve dolayısıyla iktidar-muhalefet blokları arasındaki rekabetten çok muhalefetin kendi arasındaki rekabetten bahsedebileceğimiz tek il. Vekil sayısının sadece 1 olması, ek bir hesaplama yapmadan, vekilliği 1. olan partinin alacağı anlamına geliyor. 2018'de HDP 51%, CHP ise 26.3% alarak birer vekil çıkarmışlardı. Yarışın yine bu iki parti arasında geçecek olması kuvvetle muhtemel. Tunceli seçmeni ilde iktidarın varlık gösterememesi sebebiyle muhalefetteki aday isimlerine göre muhalefet partileri arasında geçişler yapabiliyor, örneğin 2011'de CHP'nin oyu 57% iken -elbette HDP&BDP'nin o seçime parti listesi yerine bağımsız adaylarla girmesinin de etkisiyle- 2015'de HDP ve CHP rolleri değiştirmiş, HDP'nin oyu 60'a dayanmış. Ha keza 2019-Maçoğlu bunun en keskin örneklerinden ve bu isimlere bağlı dalgalanmanın sadece CHP-HDP arasında olması gibi bir zorunluluğun olmadığının da kanıtı. CHP Kılıçdaroğlu'nun CB adaylığının Alevi oyları üzerindeki etkisini vekillik yarışına da yansıtabilecek bir vekil adayıyla vekilliği HDP'den almak isteyecektir. CB seçimlerinde ise muhtemelen 2017'deki rekor tazelenecek ve KK'ye destek 85% üzeri olacaktır.

Bayburt:
Tunceli kısmında geçen muhalefet kelimelerini iktidar ile, CHP-HDP kısımlarını ise AKP-MHP ile değiştirirsek Bayburt için ekstra bir paragraf yazmaya gerek kalmıyor aslında. 2017'de evet oyu rekorunu 81.4% ile elinde tutan Bayburt'ta 2015 Haziran'da MHP'nin 31.5% ile aldığı bir vekillik dışında 2002'den beri tüm vekillikler AKP'ye gidiyor. 2019'daki MHP dalgasının parçası olan illerden biri Bayburt, MHP adayı AKP adayına 20% gibi göz ardı edilemeyecek bir fark atmıştı. Muhalefetin ildeki silikliğini göz önünde bulundurarak AKP-MHP 2019'da olduğu gibi seçime kendi adaylarıyla gidecektir. İktidar-muhalefet arası oy geçişinin imkansıza yakın olduğu göz önünde bulundurulduğunda, seçmenin Erdoğan+MHP yaparak tıpkı 2019'da belediyeyi MHP'ye verdiği gibi bu sefer de vekilliği MHP'ye vermesi beklenebilir. CB seçimlerinde ise Erdoğan'ın 2018'e (82.1%) kıyasla oy arttırma potansiyelinin olduğu nadir illerden biri Bayburt.